Alman hükümeti önümüzdeki üç yıl boyunca ülke genelindeki elektrikli araç şarj istasyonlarının sayısını hızla arttırmak amacıyla 6,3 milyar avro tutarında yatırım öngören bir planı 19 Ekim Çarşamba günü onayladı.
Mevcut istasyon sayısını on dört kat arttırmayı hedefleyen planın hayata geçmesi durumunda şu anda 70 bin adet olan istasyon sayısının 2030 yılında bir milyon adede ulaşması bekleniyor. Planın ağırlıklı olarak şu anda sayısal yetersizlik sorunu yaşayan yerel küçük belediyelerdeki istasyon sayılarını arttırmak üzerine odaklandığı belirtiliyor.
Almanya aynı zamanda şu anda bir buçuk milyon adet olan elektrikli araç sayısını 2030 yılında on beş milyon adede yükseltmeyi de hedefliyor.
Söz konusu plan metninde, şarj istasyon altyapı yatırımlarının hızlandırılması ve kullanıcılar açısından şarj etme sürecinin basitleştirilerek elektrikli araçlara geçişin daha kolay bir hale gelmesi amaçlanmaktadır ifadesine yer verildi.
Almanya hali hazırda aralarında Tesla ve Volkswagen gibi büyük otomotiv firmalarının da bulunduğu birçok elektrikli araç üreticisine ev sahipliği yapıyor.
Şarj istasyonlarını arttırma politikası, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından başlayan bir enerji krizi ve artan elektrik fiyatları ile birlikte ortaya çıkan olumsuz şartların oluşturduğu bir döneme denk geliyor.
Bu duruma bir tedbir olarak Alman hükümeti elektrik maliyetlerine tavan fiyat uygulaması getirmeyi hedefliyor ve hükümetin bir kanadı, yaşanmakta olan bu enerji krizinin ülkeyi uzun vadeli iklim hedeflerinden saptırmaması gerektiği görüşünü savunuyor.
Öte yandan söz konusu plana değişik sektörlerdeki sanayi kuruluşlarından farklı tepkiler geldiği bildirildi. Alman Otomotiv Sanayicileri Birliği (VDA) tarafından yapılan açıklamada, bu planı önemli bir adım olarak gördükleri ve şu anda en önemli konunun bu planı hayata geçirecek somut adımların hızla atılması olduğu belirtildi. Enerji ve Su Sektörü İş İnsanları Birliğinden (BDEW) yapılan açıklamada ise, hükümet planında yer alan hususların daha fazla devlet kontrolü ve planlamacı bir ekonomi politikası anlamına geldiği belirtilerek, bu projenin sadece pahalı bir vitrin dekorasyonu olduğu iddia edildi.
Kaynak: Reuters
Yayınlayan: T.C. Ticaret Bakanlığı, Ticaret Araştırmaları Ve Risk Değerlendirme Genel Müdürlüğü